Abdulkadir Geylani Hazretleri, henüz iki-üç aylıkken görülen kerametlerini annesi söyle anlatır:
..."Oğlum henüz birkaç aylıktı. Mübarek Ramazan ayı geldi. Birinci gün şafak
söktükten güneş batıncaya kadar bütün gün hiç süt emmedi. İkinci gün de
ayni durum tekrar edince anladım ki Abdulkadir oruç tutuyor.
İkinci sene Şaban ayının sonuna doğru hava fazla bulutlu olduğu için halk Ay'ı
göremedi. Ramazanın başlama tarihini tespit edemediler. Abdulkadir'in
bu meziyetini bilenler hemen annesinin yanına gidip onun süt emip
emmediğini sordular. Gerçekten o gün Abdulkadir şafaktan beri süt
emmemişti. Daha sonra o günün ramazanın birinci günü olduğu anlaşıldı.
Beşikteyken oruç tuttuğunu şu beyit ile dile getirir.
"Başlangıcım şöyleydi, dillerde söylenirdi.
Beşikteyken oruçtum, bunu herkes bilirdi.
..."Oğlum henüz birkaç aylıktı. Mübarek Ramazan ayı geldi. Birinci gün şafak
söktükten güneş batıncaya kadar bütün gün hiç süt emmedi. İkinci gün de
ayni durum tekrar edince anladım ki Abdulkadir oruç tutuyor.
İkinci sene Şaban ayının sonuna doğru hava fazla bulutlu olduğu için halk Ay'ı
göremedi. Ramazanın başlama tarihini tespit edemediler. Abdulkadir'in
bu meziyetini bilenler hemen annesinin yanına gidip onun süt emip
emmediğini sordular. Gerçekten o gün Abdulkadir şafaktan beri süt
emmemişti. Daha sonra o günün ramazanın birinci günü olduğu anlaşıldı.
Beşikteyken oruç tuttuğunu şu beyit ile dile getirir.
"Başlangıcım şöyleydi, dillerde söylenirdi.
Beşikteyken oruçtum, bunu herkes bilirdi.