Rivâyetlerde bildirildiğine göre Allah Teâlâ Hazret-i Mûsâ’ya:
“–Ey Mûsâ, sırf Ben’im için işlediğin bir amelin var mı?” diye sorar.
Mûsâ -aleyhisselâm- da:
“–Allâh’ım! Sen’in için namaz kıldım, oruç tuttum, sadaka verdim, secde ettim. Sana hamd ettim, kitabını okudum, Sen’in adını andım.” der.
Allah Teâlâ buyurur ki:
“–Yâ ...Mûsâ! Namaz senin kılavuzundur, oruç sana kalkandır, verdiğin sadaka üzerine gölge olacaktır, secdedeki tesbih senin için cennette ağaç olacaktır. Kitabımı okuman sana köşk ve hûri sağlayacaktır. Ben’im adımı anman da senin ışığın olacaktır. Sırf Ben’im için hangi ameli işledin?”
Bunun üzerine Mûsâ -aleyhisselâm-:
“–Yâ Rabbî! Bana sırf Sen’in için olacak bir amel bildir ki, onu işleyeyim.” der. Allah Teâlâ:
“–Ey Mûsâ! Ben’im için hiç dost edindin mi? Yine Ben’im adıma hiç kimseyi düşman bildin mi?” buyurur.
Böylece Hazret-i Mûsâ, Allah katında en makbul amelin, O’nun için sevmek ve O’nun nâmına düşmanlarından nefret etmek olduğunu anlar. (Mükâşefetü’l-Kulûb, 86)
“–Ey Mûsâ, sırf Ben’im için işlediğin bir amelin var mı?” diye sorar.
Mûsâ -aleyhisselâm- da:
“–Allâh’ım! Sen’in için namaz kıldım, oruç tuttum, sadaka verdim, secde ettim. Sana hamd ettim, kitabını okudum, Sen’in adını andım.” der.
Allah Teâlâ buyurur ki:
“–Yâ ...Mûsâ! Namaz senin kılavuzundur, oruç sana kalkandır, verdiğin sadaka üzerine gölge olacaktır, secdedeki tesbih senin için cennette ağaç olacaktır. Kitabımı okuman sana köşk ve hûri sağlayacaktır. Ben’im adımı anman da senin ışığın olacaktır. Sırf Ben’im için hangi ameli işledin?”
Bunun üzerine Mûsâ -aleyhisselâm-:
“–Yâ Rabbî! Bana sırf Sen’in için olacak bir amel bildir ki, onu işleyeyim.” der. Allah Teâlâ:
“–Ey Mûsâ! Ben’im için hiç dost edindin mi? Yine Ben’im adıma hiç kimseyi düşman bildin mi?” buyurur.
Böylece Hazret-i Mûsâ, Allah katında en makbul amelin, O’nun için sevmek ve O’nun nâmına düşmanlarından nefret etmek olduğunu anlar. (Mükâşefetü’l-Kulûb, 86)